Pozitif etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Pozitif etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
6

Şükür Defteri




Merhabalar sevgili okuyucum :)
Uzun bir aradan sonra buralarda isem, sen de buralarda isen, ne mutlu bize. Demekki daha hayatta seninle paylasacaklarimiz bitmemis.
Dedim: -Yeni yil girdi, yeni baslangiclar icin güzel bir firsat. Hem blogumu da özlemisken.. :)
Bugün yeni not defteri aldim, ee kendime hayrim olur belki ama niye baskalarina da olmasin ki diye yilin ilk yazisinda uygulamak istedigim konuyu ele alacagim. 
Hemen konuya gecis yapalim o halde.

Günümüzde en cok yaptigimiz seylerin basinda, sikayet etmek var. Sence de öyle degil mi? Uyanir uyanmaz basliyoruz: Uykumu tam alamadim, off hava da niye böyle, kahvaltida bu da olsaydi keske, vaktim yok, bu ne trafik yaa, hayat amma zor, bitmiyor bu ev isleri, ödevlerden kafayi yiyecegim, hep mi beni bulur terslikler...vs. 
Gecen yil özellikle dikkatimi cekti bunlar, gittikce karamsarlasmaya meyilli insanlar olduk. Ve hayatta bize tam özenle ögretilmemis ama ne kadar önemli birsey oldugunu farkettim: ŞÜKÜR. 

Sükür nimeti artirir, nimet sükrü görmezse gider! Yani birseyler bizi bulmuyorsa ya da elimizdeki de gidiyorsa orada bir eksigimiz olabilir. Gercekten layikiyla sükrediyor muyuz? Günde kac dakikamiz sükür icinde geciyor? 5dk-10dk? Hatta bu kadari bile degil...
Bu not defteri fikrim de bu konuyu hayata gecirmek icin ilk adim oldu. Artik gün sonunda 2-3 tane sükredecek cümleler yazacagim, bunu hergün yapmam da sart degil veya sayiya bagli kalmak zorunda degilim. Burada mühim olan sükretmeye önem vermek. Böylece kafamizi sikayet etmenin tersi yöne odaklamis olacagiz.

Mesela: Bugün annemin elinden harika bir manti yedim. Babamla sohbet etme firsati buldum. Cocugum güne baslarken beni öptü. Ögretmenimden iltifat aldim. Arkadasim bana cicek almis. Koltukta uyuya kalinca esim üstümü örtmüs....vs. gibi ayrinti iceren net cümleler ile hem hatira da biriktirmis olacagiz.
Mesela ben bugün uzun aradan sonra bloguma yazdigim icin de sükredebilirim :)

Ne dersiniz beraber uygulaya gecelim mi? :)

Hepimize sükür dolu bir yil olsun. 
Sevgilerimle :)
0

En Cok Izledigim 10 Youtube Kanalı


Bugün sizlerle Youtube'da takip ettigim kanallardan son zamanlarda favorim olan 10 tanesini paylasmak istiyorum :)
Artik o kadar Youtuber var ki...Ben de olmak istedim gecen yil özellikle ama icimdeki istek tam oturmadigi icin belki faaliyete hic gecmedim. Sonucta maharet kanal acmak degil, gercekten faydali olabileceksem yapmaliydim bunu. 
Simdilik Youtube camiasindan faydalananlardan olmaya devam ediyorum :) Genelde sali günleri (yani sosyal medya orucumu tuttugum gün) abone oldugum kanallarda paylasilmis izlemedigim birseyler varsa bakmaya calisirim sirayla. Secici olursaniz, kendinizi oldukca gelistirebileceginiz kanallar mevcut Youtube'da. Kesinlikle vakit kaybi degil! Vaktinizi nasil verimli kullanirsiniz hatta bunu bile daha iyi ögreniyorsunuz. Yani sadece yemek ve makyaj yayinlarindan ibaret degil, orasi da zengin bir kütüphane niteliginde kullanabilene!

Simdi hazirsaniz basliyorum :)



1- Hikmet Anil Öztekin: Yazari kitaplarindan tanir zaten cogu ama kanali ayri harika, motive edici, ferahlatici nane etkisinde, gercekten asiri severek takip ediyorum! Bir iki videosunu izleyince zaten eskilere de göz atmak isteyeceginize eminim.

2- Baris Özcan: Kendisinin özellikle bilimsel alandaki bilgilendirici videolari insanin ufkunu aciyor. Yani bilmediginiz onca sey duyuyorsunuz ve ögreniyorsunuz. Herseyi cok arastirip, emek vererek hazirlamasi zaten takdire sayan, keske herkes isini böyle özenerek yapsa!

3- Beyhan Budak: Kendisi Uzman Klinik Psikolog olmakla beraber, öyle ismine aldanip agir, bayici videolari var zannetmeyin. Aksine öyle kisa, öz ve anlasilir sekilde konulara deginiyor ki, hayatiniza güzel yön vermek icin sizi cok motive ediyor. Kendi icinize dönüp düsünüyorsunuz, kendinizi daha iyi tanimanizi sagliyor! 

4- Dünyadan Sesler: Bu kanali bir üstte bahsettigim Beyhan Bey'den ögrendim ve o gündür arada müzik dinlerken tercih ettiklerim arasinda oluyor :) Özellikle farkli dillerde ki müzikleri dinlerken o duygulari bilmece gibi cözmeye calismak...Ayrica yabanci eserlerin cevirileri de yaziyor altlarinda.

5- Sözler Köskü: Senelerdir takipte oldugum Risale-i Nur talebelerinin actigi kanal. Dinimizi bize öyle güzel anlatiyorlar ki, alisik olmadigimiz sekilde ve güzel dil ile. Kesinlikle cok faydalanip huzur buluyorum, ögreniyorum.

6- Ortapia: Bu kanal bu yil kesfettiklerimden biri, Serkan Bey kendisi Doktor olup bazi tibbi konularda öyle basit videolari var ki, cok severek dinliyor ve anliyorsunuz. Anlatim tarzi cok hosuma gidiyor. Sadece saglik konusunda degil tabiki kanali, mesela en son izledigim (galiba aylik yaptigi bir rutin olan) bir kitap, bir film, bir dizi ve bir müzik tavsiyesi videosuydu. Mutlaka göz atmanizi tavsiye ederim, ne demek istedigimi o zaman anlayacaksiniz :)

7- Asli Afsaroglu: Ilk duyunca makyaj kanali gibi düsünebilirsiniz ama degil. Pozitif enerji aldigim bir kiz, vaktini verimli gecirmek icin cabalamasini örnek aliyorum. Fransizca ögreniyor, saglikli beslenmeye calisiyor, tesettürlüler icin rahat ve güzel kombinler yapiyor, dikis dikiyor, seviyorum tarzini..."Hadi sen de birseyler yap" dedirtiyor insana.

8- Zafer Aksoy Akademi: Ehliyetle mesgul oldugumdan itibaren bu kanali kesfettim ve bazen izliyorum. Icinizde varsa eger araba sürme ile ilgili bilgi arayan Zafer Bey iyi bir egitmen.

9- Basak Kablan: Farkli konularda videolari var ve mutlaka her videosundan daha önce duymadiginiz birseyler ögreniyorsunuz. Kendisinin anlatim sekli, enerjisi, dobraligi, anlattiklari hakkinda bilgi sahibi olmasi hemen dikkatinizi cekiyor. 

10- Hakan Mengüc: Bu kanali kelime ile yazmam gerekirse: Mevlana, Huzur, Ney, Sakinlik, Rahatlama...Hakan Bey'in gerek ses tonu gerek kendi uslubu tam kanaliyla bütünlesiyor.


Kanallarin hepsine tek tek mutlaka ugramanizi tavsiye ederim. Cünkü amacim ne reklam, ne baska birsey, kendim faydalandigim icin baskalari da faydalansin istiyorum. 
Umarim birilerinin hayatina dokunur, güzellikler katmasina vesile olurum :)

0

Kendin OL


Insan belirli bir yasa gelmeden kendini taniyamiyormus, geriye baktigimda bunu gördüm. Önceden niye görememisim bilmiyorum, belki de o kadar baska seylere odakliymisim ki kendime zaman ayirmamisim. Bir de ne kadar dolu zannedip aslinda bos yasamisim! Ne bir hobi ne bir sosyal etkinlik ne de baska birseyler...Viyana'ya yerlestikten sonra sanki tek hedefim esimle mutlu olmamiz, buraya ayak uydurabilmekmis. Ben gül iken lale gibi olmaya calismisim. Birileri benim lale olmami takdir etsin de gerisi önemli degilmis, kendim önemli degilmisim.
Bazisi 20 yasinda belki bunun bilincinde olur gözünü acar, bazisi da benim gibi 35'inden itibaren...Buraya yaziyorum cünkü biliyorum böyle olan bir sürü kisi var! Ve bir an önce gözünüzü acmanizi diliyorum. Bosa gecmis her gün icin üzülüyorsün sonra...Zararin neresinden dönersek kar.

Kendini tani! Neyi seviyorsun? Yaptiklarini nicin yaptigini düsün? Hedefin? Etrafindaki kisileri düsün, hangisinin yaninda cok rahat ve huzurlusun? Mecbur katlanmaya calistiklarina gercekten mecbur musun? Hayatinda neyin degismesini isterdin ve bunun icin birsey yaptin mi?
Ben hep birilerine yaranmaya calistim, sevgi ihtiyacim vardi ve böyle karsiladim belki o eksikligi...Sevilmek icin birseyler yapmak zorundaydim! Gül olarak sevilebilecegimi düsünmedim...
Hayatini birilerine begendirmek icin yasama suan beni okuyan kardesim. Bir ortama girerken orada o kombin begenilecek diye giyinme sevmiyorsan! Elit bir arkadasinin gözüne girmek icin onun sevdigi kitabin yazarini begeniyormus gibi yapma! Kendin olmak öyle huzurlu ki. Herseyin ortada...Seni o sekil sevenler senin yaninda olur zaten. Bosuna aksi icin cabalayip ruhunu daraltma, üzerine yük yükleme...Sen cok özelsin! Allah senden bir ikinciyi yaratmayip sana bu degeri vermis, senin hamurunu sevgi ile yogurmus...Birak bu günümüz hastaligina yakalanmis insanlarin bakisini önemseme, sana üstten bakan tiplerin ekseninden uzaklas. Cünkü onlara 10 iyilik edersin bir defa ters düsersin hepsi güme gider. Insanlarin isine yaradigin kadar iyisindir ya hani! Birak iyi olmaya calisma, iyiliginin degerini bilenler bunu sana yansitir, sen kendin ol sadece yeter!
Ben kendimi gec buldum, belki bir kisi daha gec bulsun istemiyorum.
Hayat bize sunulan güzel bir hediye, acisiyla tatlisiyla...Keyfini cikarirken bol bol sükret ki cogalsin mutluluklarin. Sevdigin isleri yap, hobi bul kendine, kitap oku! Gez, toz, yürü, yorulana dek...Basini yastiga koydugunda tesekkür et yine. Rabbin seni her daim dinliyor. O da senin kendin olmani, kendini bulmani istiyor. Ne icin geldigini, nereye gittigini bilmeni...Hadi simdi, ertelemeden.

Not: Fotograf bugünden (20.02.2018-Viyana)

0

Anne Saati


Yazdan kalma cicek fotografimla Kasim ayinin ilk gününe ve size "Merhaba" :)

Bir anne kisisine "2 saat istedigini yap" denilince sanki böyle müjdeli bir haber almis gibi sevinir degil mi? Herkes sevinebilir ama ben degil, niye sevineyim canim düsman miyim cocuklarima :P Tabiki saka yaa ben de her insanoglu gibi dinlenmeyi hakediyorum elbette, YES YES YES diyorum o iki saate :D
Suan o iki saatin icinde bulunmaktayim, blogumu da bayagi seviyormusum demek. Peki neler yapabildim: Ilk dakikalar hemen beynim isinmaya basladi, ne yapsam da cok verimli gecirsem, neler gelmedi ki aklima... Ev isleri kategorisini direk eledim! Suan mutfak lavabomda bulasiklar duruyor, olsun sonra nasilsa ben yapacagim, simdi stop levhasi var, o yöne gidemem :P Aa bu arada ben ehliyet yapiyorum ya nasil da yazdigim dilime bile yansidi :D Gecen bir konuda da esime burada öncelik bana ait bi kere dedim ki konu trafikle ilgili degil ama ben trafige ait kelimeler kullaniyorum :D 
Neyse 2 saate geri geleyim: Önce bir iki haftadir yüzüme maske yapmadigimi farkettim, hemen akasya bali gözüme carpti, sür yüzüne gitsin, en dogalindan organic bal maskesi. Yani illa bir yerlerden satin almaniz gerek degil mutfaga bir göz atin 10 cesit maske cikarirsiniz ^^
Devaminda hazir cilt isine girmisken, biraz cilt temizligi/bakimi ile devam ettim. Sonra o isleri geride birakinca hazir aksam namazi vaktiyken bundan önce hicbirsey yapmamaliyim dedim. Bana bu vakti Bahsedeni unutmak ne vefasizlik olur degil mi...Hatta Dua'mi az uzun tutup bir de sükür tesbihi cekeyim dedim. Allah'im bizlere neler bahsediyor, kacta kacina sükredebiliyoruz, maalesef ki cok az kaliyor bu konudaki cabamiz...Ama sikayette en önde yarisabiliriz :/
Namaz ve tesbihattan sonra ise karnimin aciktigini ama hazir birsey olmadigini farkettim ( iyiki farkettim evin hanimi olarak :D), ee vaktim kiymetli gidip yemek yapacak degilim heralde, sandvic diye birsey var dünyada :D Tarifimi vereyim, bol beyaz peynir, salatalik, domates, maydanoz ve pirasa...Elhamdülillah, karnimiz minicik birsey zaten menü falan ne gerek :P Yaninda da suan beyaz cay iciyorum size yazarken. Ve vaktim azaldikca stresim artiyor :D Ehliyetten de bir deneme sinavi araya eklersem süper olacak, zira bu ara soru cözmekle geciyor, cünkü baska yolu yok kazanmanin...
Vakitli birseyler aslinda beni hep strese sokuyor, dakik bir insanim. Mesela bu 2 saatte hicbirsey yapmamak da hedefim olabilirdi dimi? Önceki yazilarimdan birinde Challenge vardi, orada 15dk hicbirsey yapma görevini bile 5dk sonrasi biraktim. Durup hicbirsey yapmamak cok tuhaf...Ben birsey izleyeceksem bile telefonu mutfaga dayayip orada islerimi hallederken izlerim. Yillar olmustur oturup keyifle bitene dek gerile gerile birsey izlemeyeli...Sanirim insan anne olduktan sonra, artik 10 degil 20 elliymis gibi, hani bir karikatürde görmüssünüzdür herseye uzanan ellerle bir anne, o sekle büründügümüzü görüyoruz durup bakinca. 
Dik dur, derin nefes al, pozitif düsün ve devam et diyerekten yazima son veriyorum :)
Tüm mola vermis annelere benden birer cay ^^

4

COK Mutsuzum


"Heyy cok mutsuzum, neler oldu neler.."diye baslayan bir cümle ile "Heyy okuyucum cok mutluyum, cünkü...." diye baslayan cümle arasinda fark var degil mi? O farklardan biri bence mesela ilkinin daha ilgi cekecegi!

Insanlar üzüntü haberlerine miknatis gibi daha hizli ve cabuk yaklasirken mutlulugu paylasmada gayet gevsek hatta takip etse bile ortak olmak yerine icten kiskancliklar kurabiliyorlar.
Biz ne zaman bu hale geldik?
Elimizde son bir ekmegimiz kalsa hic düsünmeden onu paylasir miyiz?
Beklentiler, cikarlar, pohpohlamalar, samimiyetsizlikler...
Bunu basimdan bir olay gectigi icin yazmiyorum suan, son senelerden gözlemlerim böyle.
Insan iliskileri sosyal aglar ile beraber daha da ölüyor gibi. Bir o kadar daha cok iletisim gibi gözükse de öyle degil. O iletisimdekilerin cogu zor bir gününde yaninda mi olacak zannediyorsun sen? Ben %5 diyorum en cok.
Adam diyelim ki kan ariyor, paylasiyor, listesindeki en yakin akrabalarindan sikayetci. Birakin kan bulmayi o paylasimi bile paylasmiyorlar destek olalim diye mesela...Zir yabanci yardim ediyor, o da iyi kalbini korumus insanlardan biri iste. Allah razi olsun, böyle insanlar hic tükenmesin, yoksa bu dünya nasil bir yer olur...Düsene bir tekme de sen vur!
Bana da vuruldu o tekmelerden zamaninda! Affediyorsun ama unutmuyorsun bunlari...
"Cocugumun okulda dersleri zayif, kayinvalidemle kötüyüz, islerim hep ters gidiyor, ev alacaktik olmadi, cantami kaybettim, esimle fena tartistik, sinavim berbat gecti..." desen kac kisi senin üzüntüne yürekten ortak olacak bir düsün? Iste o insanlari hic kaybetme, degerini sevgini göster.

Özel günün geliyor biri yaziyor ki "mutlu yillar", tamam cok güzel tebrik ettin ama bunun ici bos sanki, hani sevgi, ilgi, özen? Yani sirf yapmis olmak icin yapmak yapmaciklik degil de ne...Mutlu yillarin yanina birkac kelime daha eklesen, belki bir fotograf bulup Google'dan koysan daha önemsemis olmaz misin? Yapmak zorunda degilsin elbet ama o zaman "ben buralardayim, varim!" deme. Zoraki varlik yok gibidir.

Ne yaparsan yap sevgiyle yap, yüreginden geliyorsa yap.
Birine katacagin  ufak tebessüm bile belki eline verilecek hayat kitabinda birkac güzel sayfa doldurur belli mi olur? Ee hep ben mi, demeden...Evet "sen"! Kimse bilmese de anlamasa da iyiligi gören Allah var.
Birak karsiliklar beklemeyi...Verdigin cogalip sana geri dönecek, cünkü Rabbimiz'den cömerti yok.



12

Yüzünüz çiçek açsın

 
Soguk ama günesi parlayan bir günden hepinize merhaba :)
Umarim sagliginiz yerindedir ve etrafinizda enerji dolu, sevgi dolu insanlar vardir.

Mektup gibi bir baslangic oldu evet :) Herzaman icimden geldigi gibi yazmaya calisiyorum, akisina birakmak iyi oluyor. 
Yukarida "enerji dolu insanlar" demisken bu konuyu biraz acalim istiyorum.
Ilk önce bunun zitti olan enerjisiz insanlari tanimlarsak? Ben bir baska deyisle negatif enerji yüklü olanlar diyebilirim. Yani hayata bakislariyla, hareketleriyle, konustuklariyla, yaptiklariyla negatif bir duygu olusturan...
Mesela birisi benim yanimda hep birilerini cekistirip duruyorsa, bana hep hayatinin olumsuz yönlerini anlatiyorsa, sorunlar karsisinda cözümcü degilde maglup olmus gibiyse hep, cabucak kabalasabiliyorsa...vs. Iste bu kisi benim icin cevremde fazla görmek istemedigim negatif kisidir. Yani onun yanindayken ancak icime olumsuzluklar girer, bana da bir kenarindan birsey yapisir...
Halbuki pozitif enerjili insan öyle mi? Girdigi ortama günes actirir adeta, agzindan kelimeler cikarken bile sizi rahatlatir, bolca gülümsemeyi huy edinmistir, baskalariyla cok isi olmaz, olumsuzluklar karsisinda da canli kalabilmeyi korur/cabalar, doluya tutulduysaniz size korunak gibi olur, ayri bir güven verir, sevgi verir.
Iste herzaman böyle kisilerin cevremizde olmasini diliyorum Allah'tan. 

Konunun ilham kaynagi: Sabah metroda karsimda biriyle konusup cok icten gülücüklerini savuran makyajsiz kiz ile diger tarafta duran yüzüne makyaj yapmaya calismis ama surati cok asik duran bir kadin...

Bir insani en güzel yapan makyaj gülümsemektir, hem de bedava ve yan etkisiz :) 

Haydi simdi hayat nasil olursa olsun birazcik gülümseyin :)


Back to Top