Üç güzel ay geldi, hoşgeldi

Aslinda cok kez mimlendim ama yazamadim bir türlü, lütfen kusura bakmayin bu konuda oldukca tembelim ...Yani her mimi isteyerek yazasim gelmiyor, belki bos bir vakitte yazarim diye not aliyorum kenara ve onlarda bir liste olma yolunda ilerlediler :P 

Bir mim var ki onu yazmak istedim görür görmez cünkü tamda bu mübarek aylara girdigimize dairdi. Live Cillah'a tesekkür ediyorum böyle bir mim baslattigi icin ;)

Vee geciyorum sorulari cevaplamaya:

1. Üc aylar senin icin neyi ifade ediyor?

Üc aylarin degerini pek bildigim söylenemezdi önceleri...Yani Ramazan disindaki diger aylar önemli degilmis gibiydi. Bu da bilgisizlikten kaynakliydi tabiki! Artik üc aylara daha özen göstermeye basladigimi düsünüyorum son yillarda. Ee sonucta ne ekersek onu bicecegiz ve özellikle bu aylarda ekilenler normal günlere göre kat ve kat fazlasiyla karsilik görecektir ;) 

Üc aylarin ilk gününden itibaren insan hissediyor birseylerin baska oldugunu, daha bir huzurlu, daha bir yogun ve güzellesiyor sanki duygular :) 

Umarim hayirlisiyla ve hakkini vererek gecirmek nasip olur.

2. Ramazan ayi icin hedef aldigin seyler varmi? Nelerdir?

Ramazan ayina özel evde süsleme yapmak istiyorum, kizim özel bir ay oldugunu hissetsin evin icinde diye...Yani biraz görsellikte katmak isin icine iyi olur ;) 

Ramazanda iftar toplantilarina gitmek ve evime de iftara birilerini cagirmayi istiyorum...Biz gurbettekiler icin Ramazan ayi biraz durgun geciyor maalesef...Birkac kez sirf bu yüzden Ramazan ayinda Türkiye'de kaldim. Annemin elinden yemekler yemek, onunla mukabeleye Kur'an-i Kerim sürmeye gitmek, aksam camiye teravihlere gitmek, akrabalara iftara gitmek...vs. hepsi cok daha renkli oluyor. Biz gurbette evin icinde yasiyoruz Ramazan ayini, disariya cikinca pek belli olmuyor... Bu sebeplede elimizden gelen rengide katmak bize düsüyor oldugu kadariyla...

Kisaca hedefim hayirli sekilde gecirmek ve maneviyat olarak biraz yol katetmek...

3. Teravih Namazlarina camiye gidermisin? 

Maalesef burada gitmiyorum, aslinda yanima bir arkadas olsa giderdim...Türkiye'de oldugum zamanlar hep giderdim, bununla ilgili hatiralarimda var ama traji komik seyler, bana kalsin yine :P

Ee bende birilerini mimleyeyim o halde: Zelis , Fatma ve Seyma size attim topu :)

 

Mark evlenmis, iyi etmis :)

Normalde magazin haberi türü seyler pek yazmam...

Ama Suri Cruise, Emrah, Steve Jobs...vs gibi istisnalar olmadi degil.

Beni etkileyen birseyler olmali eger yaziyorsam ki bu yazimda da bir evlilikten bahsedecegim.

Nerdeyse hepimizin kullandigi Facebook'un kurucusu Mark Zuckerberg evlenmis, ne diyelim bir yastikta kocasinlar :P Isin hosuma giden kismi, bu evlendigi kisiyle 9 yildir falan berabermis. Yani bu adamin hayatinin bundan birkac yil önce degisip dünyanin en zenginleri arasina girdigini sayarsak, bunu herkes yapmazdi diyorum. Millet parayi bulunca karisini bosuyor, cocuklarini birakiyor...vs. Mark ise 9 yillik kiz arkadasiyla evleniyor, güzel degil mi sizcede?

Evlendigi bayan Priscilla Chan ise daha yeni Tip Fakültesinden mezun olmus ve sonrasinda evlenmisler.

Mutlu bir yasam diliyorum kendilerine :)

Bu arada Facebook demisken sayfamiza bekliyorum sizleri...Beni daha yakindan takip etmek, cektigim fotograflari görmek, mutlulugumu-üzüntümü paylasmak... kisaca daha cok iletisim icin :)

Mutlu haftalar ツ

Cuma Sözleri

Facebook Sayfamizda her cuma gününe özel, önüme cikan ya da aklima gelen bir güzel sözü süsleyip düzenleyip yayinliyorum.

Bugün "neden blogumda da birkac tanesini yayinlamayayim" diye düsünüp sizler icin böyle bir post yapmak istedim. Belki icinizden birilerine teselli olur, yol gösterir, birseyler katar... Hayirli Cumalar.

 

 

Not: (Fotograflar bana aittir.)

Anneme Mektubum

 Annem,

Suan saat tam 00:00 ve ben seni düsünerek basliyorum bu satirlarima…

Hemen doluyor gözlerim…

Belki hasretten belki gurbetten, evet evet en cok onlardan olmali bu sulugözlülügüm…

Sensiz gecen günlerin sayisi öyle cokki! Ve gitgide daha da artiyor…

Bazen „suan annem yakinimda olsaydi keske“ dedigim anlar yok mu…

Paylasmak istediklerim birikiyor, cogaliyor ve icime oturuyor kocaman bir dag gibi…

Senin ne demek oldugunu, hayatimdaki yerini anlamam icin, anne olmam gerekiyormus meger.

Hani hep derlerya „anne olunca anlarsin..“ , anladim annem…

Sen demek; emekmis, karsiliksiz sevgiymis, ictenlikmis, kandan ve candan ayrilamaz parcaymis…

Benim kizimda belki anne olunca anlayacak beni… Ama insallah onun kaderi bukadar uzaklarda degildir…Tipki seninde benim icin bunu dilemis oldugun gibi diliyorum bende…

Gurbeti yasamamiz gerekiyormus demek annecim, hayirlisi buymus demek…

Annesi yakininda olanlar meger ne sansliymis!

Seni düsününce kurur mu gözler, teselli ariyorlar ama yinede beceremiyorlar.

Gurbet elbet bitecek ve ben istedigim zaman sana sarilabilecek ve hayatin dikenleri acittiginda basimi yaslayip sana aglayabilecegim bir cocuk gibi…

Sende inaniyorsun buna, bitecek degil mi annem?

Icimdeki ses „ya bitmezse“ deyip benim moralimi bozuyor… Bu dünyada bitmezsede diger tarafta bulusuruz hem, ümidimizi kesmemeliyiz degil mi anne… Sevenler eninde sonunda kavusurlar nasilsa…

Biliyorum bana olan sevgini, benim kizimi sevdigim gibi! Sonsuz, sicacik ve beklentisiz… Iste ben o sevgini senden baska kimsede bulamiyorum…

Gurbet ismi bile hic güzel duygular vermiyor insana. Sanki baslibasina „sorun-hüzün-uzaklik“ demekmis gibi…Tüm hepsi bir yana „sensizlik“ te girdi gurbetin icine, ve en cok dokunani da bu…

Sensizlikten senli günlere selam olsun ve tüm güzel dualarim sana gelsin annem!

Cünkü seni seviyorum.

Iyiki sen varsin ve annemsin.

Hollanda Kelebeklerim

Bugün evimize Hollanda'dan kelebekler kondu :) Cook eski blogcu arkadasim olan sevgili Ayse Gelin'imdendi. Belki biliyorsunuz, kendisi gecen ay ikinci kez anne olmustu, onca isinin gücünün arasinda bana posta hazirlamasina ancak sevgi diyebiliyorum ben :) Aslinda ayni anda birbirimizi düsünmüsüz, cünkü bende ona bu siralar bir posta göndermek istiyordum :) O benden önce davranmis oldu.

Her paketi actigim gibi bunuda bir heyecan ve binbir sekil suratla actim, o ara esim benim yüzümün halini inceliyordu :P Iyiki kizim evde yoktu dedim hatta bir ara, yoksa rahat birakmiyor beni paket acarken :D(Kizim duymasin bu kismi :P)

Kizima gecen ilk mektup yazan teyzesinden sonra ilk kart gönderen teyzeside Ayse oldu :) O kartta yazani hem babasina hemde bana okuttu ve cevaben cok begendigini söyledi :)

Aysecim mektubuna da artik buradan degilde kendim yazarak cevap verecegim insallah ;) Yalniz ben her mektup okurken cok duygulaniyorum, sanirim düsünülmek beni cok etkiliyor... Gözlerim dolu dolu oluyorda esim yanimda diye tutuyorum kendimi :P

Paketin icinden neler cikmadiki bir bakin: Vintage bir cerceve, güzel bir taki kutusundan cikan güzel bir kelebekli kolye, cay, degisik bir post-it :P, not defteri (adres defterim oldu bile kendisi), Hollanda kundurali anahtarlik :P, resimde sacimda unutmus oldugum kelebekli toka (o nedenle onu ayriyeten fotografladim), kizima tac-bileklik-silgiler-yara bantlari-sekerler ve kart. Hepsi beyaz korbun icindeydi, onuda cekmecenin icine yerlestirdim ve fotograf makinam evde ortalikta durmayacak artik onun icine koyacagim ;)

Sekerlerin tadini sevdik "hani anne eksi degilya bunlar" dedi bizim bücür, Ayse notunda "dikkat biraz eksi" diye belirtmistide. "Keske bu sekerlerden burda da olsa" dedi hatta sonrasi...Cocuk iste :)

Aysecim ben senin paketi hazirlama asamasindaydim, hatta ortak bir hediye farkettim :D Yani bana gönderdiklerinden birseye benzerde ben senin icin almistim :P Bakalim neymis eline gecince anlarsin hemen...

Cok tesekkür ederim zahmetin icin. Bizi cok mutlu ettin, sende hep mutlu ol insallah. Iyiki tanimisim seni :)