15

BLoG Hakkinda Söbelendim

Sevgili Nevbahar ve Mersav beni söbelemisler, firsat varken cevaplayayim diyorum yoksa kalabilir, haftaya malum cok yogunum...

1)Blog yazmaya ilk defa ne zaman başladın?

26 Ekim 2005'te cok blog gezindigim bir geceydi, saat bayagi gecti 1-2 gibiydi sanirim. Bende bir blog acayim bakalim dedim, denemek istedim en azindan.


2)Blog yazılarının belli bir çizgide olmasına dikkat ediyor musun yoksa içinden geldiği gibi mi yazıyorsun?

Icimden geldigi gibi...Zaten beni okuyanlarda bunu farkeder genelde, icten bulurlar.
Ister istemez blogun bir gidisati oturuyor zaten zamanla.


3)Blog yazmak için gün içinde bazı şeylerden feragat ediyor musun?

Ediyorum, cünkü bos vaktim cok olmuyor ve bos oldugumda Pc basinda stres atiyorum ve ilk bloguma bakiyorum dogal olarak. Aslinda Pc'ye girmesem yapilacak islerim oluyorda beni Pc cekiyor kendine :)


4)Blog yazmak senin için eğlenceli bir uğraşken şimdi artan bekleyiş yüzünden zorunlu bir hal almaya mı başladı?

Hayir, zorunlu degil, benim icin bir eglence ve zevk. Blogla ugrasmak beni yormuyor, biktirmiyor, severek yapincada pismanlik olmuyor zaten.
Ama bazen uzun ara vermek zorunda olsam, aklim blogda kalabilir, yeni yazi ekleyemedim diye, bu tamamen güncel tutmak istegimdendir.


5)Blog yazmayı ne kadar sürdüreceksin?

Ne zamana kadar giderse... Ama benim icin cok önemli bir yere sahip blogumu kolay kolay birakacagada benzemiyorum :)
Bunda beni ziyaret edenlerin payida büyük, yorumlarla, ziyaretcilerle insan dahada bir istekli oluyor. Okunuldugunu bilmek güzel... Sizce devam etmeli miyim?

10

Hadis'lerle Oruç

Bir rivayette de şöyle buyrulmuştur: "Oruç perdedir. Biriniz birgün oruç tutacak olursa kötü söz sarfetmesin, bağırıp çağırmasın. Birisi kendisine yakışıksız laf edecek veya kavga edecek olursa "ben oruçluyum!'' desin (ve ona bulaşmasın).''

Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Herşeyin bir zekatı (temizlenme vasıtası) vardır, cesedin zekatı oruçtur." Muhrız rivayetinde şu ziyadede bulundu: "Resulullah aleyhissalatu vesselam şunu ilave etti: "Oruç, sabrın yarısıdır."

Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselam) buyurdular ki: "Kim bir oruçluya iftar ettirirse, kendisine onun sevabı kadar sevap yazılır. Üstelik bu sebeple oruçlunun sevabından hiçbir eksilme olmaz.''

Abdullah İbnu Amr İbni'l As radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Şurası muhakkak ki, oruçlunun iftarını açtığı zaman reddedilmeyen makbul bir duası vardır."

Hz. Cabir radıyallahu anh anlatıyor: "Her iftar vaktinde Allah tarafından (cehennemden) azad edilen kimseler bulunur. Bu, (Ramazanın) her gecesinde olur."

"Oruç tutun, sıhhat bulasınız."

"Oruçlu kimse yalan söylerse, yemesini bırakıp aç durmasın. Allah'ın nezdinde hiçbir kıymeti yoktur."

"Oruçlu iken vefat eden kimseye, Allah kıyamete kadar oruç tutmuş sevabı yazar."
5

Pasta Asciutta

Italyan mutfagini sevdigimi biliyorsunuz degil mi?
Ama önce Türk tabiki, Italyan mutfagi ikinci olarak :P

Bugün esim benden makarna istedi iftar icin, yani bundan kolay ne var :D
Biz genelde burada bir baharat karisimi aliyoruz hazir, makarna icin, ismi Pasta Asciutta.

Kiymayi pisirip bu sosuda ilave edince biraz kisik ateste kaynatip hazirliyoruz, icine baska hicbirsey ilave etmeden, tuz falan hersey sosta mevcut zaten.

Sonra spagettileri haslayip üzerine bu sostan ilave edip servis yapiyoruz. Ne kolay degilmi :)

Pasta Asciutta sosu satiliyormu Türkiye'de bilmiyorum? Burda Knorr ve Maggi markalarda var mesela. Bulursaniz tavsiye ederim, hem doyurucu hemde besleyici hem pratik daha ne olsun :)

Esim bu hafta aksam calisiyordu yani hergün iftari is yerinde yapiyor ve evden bir cesit yemek yaninda salata götürüyor, doyuyorum diyor baskada birsey istemiyor.

Bende kizimlayim iftarlari, ilk günüde bir arkadasim geldi sagolsun beni yalniz birakmadi, aslinda hergün gelebilir, bana kalsa sorun yokta, nasilsa yalnizim...

Umarim Ramazan iyi geciyordur :)

Not: Resim netten alintidir, kendi yaptigimin resmini cekmemistim.

17

Demir lazim bana!

Gittim ve beni kan testine gönderdi, sonucu alinca gene gittim ve demir eksikligi var dedi.
Normal demir seviyesi 37 - 145 arasinda olmaliymis benimki 29 cikti.
Demir hapi kullanmaya basladim günde bir tane ve C vitaminli bir siviyla almak demir emilimini artirirmis, bende portakal suyuyla iciyorum.
Ayrica ac karnina icilecek yarim saat ardindan birsey yenilebilir.

Demir eksikligi ilerleyince kansizliga yol acarmis.
Ayrica demir eksikligi kisilerde yorgunluk, bas dönmeleri, sindirim sistemi bozuklugu, istahsizlik, kisa nefes alip verme gibi rahatsizliklar görülürmüs.
Bunlardan yorgunluk hissi ve istahsizlik var bendede.

Nasil demir alabiliriz derseniz eger;

Doktor bana bol kirmizi et önerdi. Ayrica karaciger, balik, brokoli, domates de iyiymis demir eksikligine. Demir iceren gidalarla C Vitaminini unutmayalim. Yani bunlardan yiyorsak yaninda mesela maydanoz ( C vitamini iceriyor ), yahut kiwi, portakal...vs. yiyebiliriz.

Sac dökülmesi olan kisiler artik önce demir eksikligi var mi ona baktirsinlar!
Yani tek sac icin degil günlük yasantiyi etkileyecek sekilde etkileri var.

1 ay hap icip gene giderim doktora, saglik önemli!

Hasta olup aci cekenlere Allah sifa versin!

Aksam Tv'de bir kadin anlatiyorduda " kadin ameliyat olurken narkoz vermisler bayilmis gibi olmus ama kadin 2 dk. icinde geri ayinmis.
Olay burada basliyor, narkozun etkisinde parmagini, göz kapaklarini kimildatamiyor tabiki, yani doktorlar uyuyor saniyor. Kadin karni kesilirken o aciyi hissetmis ve ameliyat boyunca her aciyi hissetmis ama birsey yapamamis, elinden birsey gelmemis cünkü, vücut ölü gibi.
Düsünsenize bu durumda o aciyi cekmek zorunda olmayi...

Bayagi bir aci verici olsa gerek dedim ve etkilendim yani.

Önce saglik!
19

Firinda Wellness Tavuk

Yemekle aram orta sekerlidir.
Yani yemek yemekle degilde yapmakla :D

Esim sagolsun bu konuda hic problem cikarmaz, yemek yapmadiysam hemen disaridan ismarlar yahut alir gelir birlikte yeriz.
Bu konuda kendisini cok takdir ediyorum ve sirasi gelmisken yemek yüzünden evde kavga cikaran yahut moral bozan erkekleride siddetle kiniyorum!
Yemek yapmayinca degil hatta yapincada begenmeyenleride bogasim geliyor :D
Insan zahmet etmis der zehir olsa yer : D
Hem i$i bilmiyorlar ki, halbuki "eline saglik hanim" deyiverse etse hanimi ona dahada iyilerini yapmaya calisacak, begeni gördügünden emegine degmis olacak.
Ama yukaridaki gibi hep bir begenmeme modundaki herife istekli yemek yapilacagini sanmiyorum, hatta bu bir iskence gibi olacak hanimi icin her defasinda!!!
Neyse....

Simdi ayimiz Ramazanken pratik birsey paylasayim istedim.
Tavuk hem pismesi kolay hemde yemesi güzel bir gida hemde bütceye daha uygun :)
Tavugumuzu aliyoruz, ister kanat ister but farketmez, tavuk olsunda :D
Bunun kalin yerlerine bicak batiriyoruz, yani tavugun aralari iyi pissin diye yapiyorum bunu ben hemde aralarinada baharat girsin diye.
Delik desik ettikten sonra, üstüne 15-20 damla limon damlatiyoruz, sonra bol köri,tuz ve biraz zeytinyagi ilave ediyoruz.
Bu asamada elimize bir eldiven gerekli oluyor, yani hem hijyen hemde köri renk veriyor ellere ondan. Bir güzel tavuga masaj yapiyoruz, o delik desik ettigimiz aralari dahil :)
Tavugu biraz dinlenmeye buzdolabina davet ediyoruz.
Sonra yaninda ne yakistiriyorsak evde ne varsa sebzelerden, havuc, patates, sogan...vs. küplingen yahut ücgen, dikdörtgen nasil dograrsak artik...
Bunlarida tuzlayip hafif baharatliyoruz.

Dinlenen tavukla sebzeleri yagli kagit serilmis bir borcama koyuyoruz,cok az ilik su ilave ettikten sonra üstünü yine yagli kagitla örtüyoruz ve dogru firina postaliyoruz.
Firinda onlar iyice kaynasiyorlar aralarinda ve buharinda yardimiyla pisiveriyorlar.

Bu sekil kizartmalardan daha hafif oluyor kesinlikle, hemde kizartmadaki gibi yag sicramiyor her tarafa hemde ugrastirmiyor firinda nasilsa kendi pisiyor :)

Afiyetler olsun :)

Not: Resimdeki daha masaji yapilmamis ve baslangic asamasindadir, bitmis asamasini görüp caniniz cekmesin hem:P Ayrica ismide kendi uydurugum.
6

Açığı kapat, Kapaliyi aç...

Bir adam sohbetlerinde diliyle hep cömertlikten söz ediyor, ama eliyle hiç de cömertlik yapmıyordu.
İşte bu cimri adam bir gün İbrahim Ethem'e rica etti: Herkese nasihat ediyorsun, bana da nasihat et.

İbrahim tek cümlelik nasihatını şöyle yaptı: Sen açığı kapat, kapalıyı da aç!.

Adam bir şey anlamamıştı.

Mecburen sordu: - Açık nedir ki onu kapatayım, kapalı nedir ki onu da açayım?

İbrahim de kısaca açıkladı: - Açık olan hep cömertlikten söz eden çenendir, onu kapat. Kapalı olan da Ramazan boyu yoksula hiç açmadığın kesendir. Onu aç!.

Adam, tebessüm ederek söylendi: - Vallahi bir doğru ancak bu kadar veciz söylenebilir!.


Bu söz gerçeğin ta kendisidir!.
Ne dersiniz, bu sözün bize de şümulü olabilir mi?
Biz de çoğu zaman hep cömertlikten, yardımdan söz ediyor, ama elimiz cüzdanımıza bir türlü varmıyor, bir yoksulun yüzünü güldüren yardımda bulunamıyor muyuz?
Bizim de açığı kapayıp kapalıyı açmaya ihtiyacımız mı var yoksa?

Bir düşünsek mi acaba?.
Back to Top