11

Umre Yolculugum (2)


Insan birkac haftaligina bir yerlere gitse geri geldiginde evini özledigini hisseder ama bu Mekke-Medine icin gecerli degil bence. Daha oradan gelirken kafada baslar düsünceler "Acaba yine gelebilecek miyim? Yine imkanim olacak mi? Rabbim nasip edecek mi? Daha uzun kalabilseydim..."
Ve pismanliklar... "Keske daha cok ibadet etseydim, Kabe'nin karsisinda saatlerce dalip gitseydim..."

Oradaki bir sabah namazi aklima geldi simdi...
Gündüzün sicagini öyle bir serinlik kapliyorki sabah namazi esnasinda, rüzgar tatli tatli esiyor "Günaydin" diyor Allah'in huzuruna cikmadan gözlerini aciyor insanin :) Mescid-i Haram'in avlusunda bir yer bulduk kendimize ve oturduk. Oralarda uzanmis uyuklayan iscilerde vardi, bulduklari yerde dinleniyorlar...
Birkac kedi geziniyordu etrafta, kizim öyle kedi bize yaklassin diye gözetleyip duruyordu :) Ezan okunmaya baslayinca o uyuklayan, yatan insanlar hemen birer birer oturmaya basladilar, yorgunluklari yüzlerinden okunuyordu ama bu saygi göstermelerini engellemiyordu...
Mermer taslar nasilda sepserin, ayaklarimi üsütüyorlar neredeyse.
Ve namaz baslayinca huzur kapliyor heryeri, tüm yeri gögü...
Bu huzuru satin almak mümkün degil ama Rabbim nasip ederse Mekke'ye bilet alip sabah namazina gitmek mümkün diyorum :)

Ve bir Cuma namazi'nda...
Bu defa Mescid'in icindeydik, ikinci katta...
Kabe imami hutbesine basladi uzun uzun... Beni öyle etkiledi ki dedikleri, nedenini tam olarak bilemiyorum. Gerek anlatis sekli, gerek ses tonunun degismeleri, gerekse anlamaya calisirken bazi anladiklarim...Tüm dediklerini öyle cok anlamak istedimki o an, tam kalbime isliyor gibiydi cünkü...
Aglamakli oldu bir ara...Ses tonundaki ictenlik duanin taa yürekten geldigi hissettiriyordu...
Belki orada unuttugum arapcam icin üzülmüs olabilir biraz da arap olanlara imrenmis olabilirim...
Hani bana sorsalar "hayatinda dinledigin en etkili konusma hangisiydi" diye, "oradaki, o Cuma günüydü" derim.
Mekke'den ayrilik vakti geldiginde hüzün cöküyor ama bir yandan da Medine'ye gidecek olmanin heyecani kapliyor insani... Son gece, son tavafa ciktik tüm grupla beraber.
Cocuklu olan bir cift, kizimi bu kalabaliga götürmememizi tavsiye etti, kendileri götürmediler.
Ben bunu bir saniye bile düsünmedim, son tavaf hic kacar mi...Kizim ileride birgün bana sorarsa gururla onu fazlasiyla herseye dahil ettigimi anlatmak isterim...

Rabbime güvendik ve gayet rahat bir tavaf oldu kizimla, aksam yogunlugu bile olsa... Ben ve esim hep izdihama karsi onu korumaya calistik. "Iyiki bizimle gelmis" dedim sonra onun o veda halini görünce...
Yavrum benim, bir süre yalniz kalmak istedi Kabe'ye karsi bakinirken, baktimki gözleri sulanmis, ben de ona katildim...Beni görünce saldi kendini hepten aglamaya basladi..."Bir kez bile dokunamadiiiiimmmmm" diye haykirdi. Aslinda bu is babasina düserdi, onu omzuna alip belki bir kez dokunmasi icin ugrasabilirdi ama o da kalabaliga pek girmek istemedi cocukla ki zaten ben bile kendim dokunmak istedigimde, önden giden ben oldum :P :) Hocamizda tembihledi yogun bölgelerde ic kisimlara girmeyin diye...
Neyse bizim kizin icinde kalmis dokunamamak :/ "Biraz büyüyünce yine geliriz, dokunursunda insallah yavrum" deyip onu teselli etmeye calistim, neyseki biraz duruldu yüregi...Belki gelmek icin böyle bir sebebi olur hem...Zemzem ice ice doyamadi o gece orada...

Son bakislarimizi attik Kabe'ye, ayagimiz geri adim atmakta zorlaniyordu... O görüntüyü beynime kazimak istercesine, her an namazda gözümün önünde olsun diye, bakiyordum, seyrediyordum, kaydetmeye calisiyordum...
Yine gelmeyi ümit ederek ayrildik oradan ve otele dogru yürüdük...

2

Duyuru~Mektup~Instagram


Merhaba blog, ben ne yazarsam yazayim ses etmeyen, beni oldugu gibi kabul eden güzel yer :P :) E heleki eksik gözeten insanlarla dolu bir dünyada yasiyorsak, bizi oldugumuz gibi kabul edenlerin yeri apaydi oluyor tabiki :)
Böyle bir giris yaptiktan sonra "nasilsiniz" diye devam etmek isterim :) Beni sorarsaniz bu güzel bahar ayinda grip olmanin tadini cikariyorum diyeyim siz anlayin iste :) Rabbim zor hastaliklarla ugrasan ve aci cekenlere sifa versin.

**********

Sizlere fotograf sayfamdaki cekilisi de duyurmak istiyorum, belki buradaki takipcilerimden de katilmak isteyenler olabilir. Hediye resimde görmüs oldugunuz Mekke'den aldigim saatli ve kamera seklindeki anahtarlik. Dileyenler buyursun sayfaya: Photo SU'da Hediye Cekilisi
* Ayrica Viyana'da ikinci kez bir fotograf bulusmasi düzenliyorum insallah, buradan da duyrulur, belki bir okuyucumla tanismak nasip olur :)

**********

Bu hafta posta kutuma düsen paketi anlatmazsam olmaz, cünkü beni cok mutlu etti :) Özellikle yürekten geliyor olmasi en degerlisiydi. (Merak edenler icin Instagram'dan bir kareyi ekledim yukariya, özellikle Hello Kitty'ler birilerini hatirlatti :P Kelebek Misali ve Cilekli Süt ^^)
Cok tesekkürler tekrardan sevgili Nazik, Rabbim gönlüne göre versin, O da seni cok mutlu etsin :)
(Nazik deyince Nazik Butik'ten de bahsetmeden olmaz, cünkü severek takip ediyorum kendisini.)

**********

Yukarida Insagram demisken minik bir collage paylasiyorum, özellikle takip edemeyenler icin olsun :)
 
Daha fazlasi icin: http://instagram.com/kelebekgb

Benden simdilik bu kadar, iyilesince Umre yazilarima devam etmeyi istiyorum insallah.
Tesekkürler okudugunuz icin :) Görüsünceye dek Allah'a emanet olunuz.


29

Umre Yolculugum (1)


Bismillahirrahmanirrahim

Esselamu aleyküm güzel insanlar :) Ben geri geldim o kutsal topraklardan ve yine buralardayim Allah'in izniyle... Simdi sizlere anlatmaya baslayacagim ama nereden baslayacagimi bilemiyorum :P Bu yazi büyük ihtimal tüm yazacaklarimin sadece bir parcasi olacak...


Viyana'nin soguk havasini geride birakip Cidde'ye inince yüzümü ilik bir hava oksadi, sanki "Hosgeldin" deyip gülümsüyordu bana...Bir an önce Kabe'yi görmek icin sabirsizlaniyordum...Cidde'den otobüsle sabaha dogru Mekke'ye otelin önüne ulastik. Ilk o saat kulesini gördüm otelin önünden beri, hayran kaldim...Otele yerlestikten kisa bir süre sonra ilk Tavaf ve Say icin Kabe'ye dogru ilerledik. Gözlerim Beytullahi görünce saskinlik, heyecan, karisik duygular icinde kaldim, yani orada oldugum icin ve canli canli karsimda oldugu icin sanki inanamiyordum...Tavaf ederken ayni saskinligim devam etti bir süre...Sanki bir rüya görüyordum, sanki bambaska bir dünyaydi burasi basli basina, benim geldigim yer neresiydi peki...?

Kizim bizi bu ilk gün biraz zorladi, tüm yolculukta uyumamisti yorgunluktan ayakta duramayacak haldeydi, birde ögle sicaginda oralarda bulundugumuz icin uykulu halde babasinin kollarinda devam etti :)

Tavaf ve diger herseydeki gibi Zemzem suyunu ilk kez tadacagim vakti de cok sabirsizca bekledim...Nasil güzel bir su ki ictikce icesi geliyor insanin, ne siskinlik yapiyor ne baska birsey... Bir de sudan mi bilmiyorum ama o kadar terlemeye ragmen ter kokusu falan hic olmadi. 

Insanlari inceliyorum, hepsi ayni amac icin orada, hepsi Rabb'lerinin huzurunda, hepsi bir sevgi ugruna gelmis ayri ayri yerlerden...Yasli, genc, cocuk, bebek...Insana yasamin anlamini gösteriyor gibi hersey!

Ezanlar, namazlar daha bir bambaska ve icine isliyor insanin...Namaz kilarken aglayan cocuk sesleri hic kesilmiyor :) Yanimda hep seker bulundurmaya calistim, belki bir cocugu gülümsetebilirim düsüncesiyle, cok sükür bunu defalarca yapabildim :)
Seccade sermek bile istemedi yüregim, tasinda topraginda..., her yerinde seve seve yüzümü yere sürecektim cünkü...
Suyun ve havanin bambaska olusunun yanisira kokusu da pek özeldi oralarin, hala düsünürken burnumun ucuna geliyor sanki. Bu kokunun ismi Huzur olmali :) 

Sonraki günler kizimi krese birakma imkani bulduk, severek durdu kendisiyle ilgilenen ablalariyla :) Biz de onsuzken daha konsantreli tavaf ve ibadetlerimizi yapabildik...El ele namaza kosustukya hani esimle, iste bu öyle mutlu edici bir duyguki... Insanin sevdigiyle ayni yola dogru gitmesi...
Rabbime sükürler olsun.


*Bugünlük bu kadar devamini birkac yazi takip edecek insallah. Özellikle sormak istediginiz birseyler olursa yazarsaniz cevaplamaya calisirim :) 
*Bu arada Kutlu Dogum Haftamiz mübarek olsun hepimize, bu yaziyi okuyan kardesim hadi bir Salavat okuyalimda Peygamberimize selam gönderelim mi :)

14

Merhaba 12 - Güle güle Viyana



11 yil ayni yastiga bas koymusuz, aslinda bunu 365 güne carparsan bayagi bir uzun geliyor insana :)
Biraz düsündügümde evlilige ait ne kadar duygu varsa yasadik gibime geliyor...
Bazen mutlulugumuzun yansimasini hissetmis takipcilerimden sorular geliyor, "Mutlu yuvanizin formülü ne?" gibi... Biz her daim toz pembe yasayan bir aile degiliz elbette bizimde oluyor tuzlu-biberli günlerimiz :) Ayrica bu zamana gelmemiz icin ugrasmamiz gerekti; agladik, sabrettik, üzüldük, küstük, baristik, özledik, üzdük ama hep sevdik! Yani oturdugumuz yerden mutluluk bizi bulmuyor öyle, biz onu aramaliyiz ve ararken sabir-sükür-umut 3lüsünü kusanmaliyiz. Yikici degil yapici olabilmeliyiz. Yikmak isin kolayina kacmaktir, kalip savasmaktir aslinda zor olan...

Bu konuda fikirlerimi de belirttikten sonra geleyim yine asil konuya :) Cok sükür Allah'a, bu günümüze, cünkü ben mutluyum. Suan Playstation oynayan esime bakarken icime güzel hisler doluyorsa bu da mutlu oldugumun kanitidir degil mi ^^ Güne özel ne yaptik derseniz, sabah iyi bir kahvalti hazirladim aksama ise ailece yemek yemege gittik hepsi bu :)

Bu yilki Evlilik Yildönümü hediyemiz Umre yolculugumuz olacak insallah :)
Yolculuk demisken birkac gün kaldi, cok yakinda buralarda gözükmezsem bilinizki oralardayim kismetse, o hep gördügüm ama birgün kendimin gidecegini hayal bile edemedigim kutsal topraklarda...Peygamberimizin ayak bastigi topraklarda...Gözlerimle görünce orada olacagima inanacagim sanirim :)
Neler hissedecegim, ne degisiklikler olacak icimde bilemiyorum tek bildigim istedigim...Istiyorum, bu yolda yürümek, hissetmek O'nun sevgisini, gözyaslari akitmak, bosvermek O'ndan gayrisini, temizlenmek, hayatima yeni yön cizmek... Biz istedik Rabbim nasip etti bu yollari, izin verdi bizim O'na yakin olmamiza, basli basina bu bile ne kadar mutlu edici...
Bir kücük defter aliyorum yanima, günlük yazmayi planliyorum insallah. Geri geldigimde sizlerle bu notlarimdan paylasmayida istiyorum tabiki :)

Daha önce Salavat okuyup göndermek isteyen olursa bana yazabilir ismiyle birlikte dualarimda yer vermek isterim insallah diye yazmistim, varsa okumus olanlar sali gününe dek bana iletsinler lütfen...
Bu arada geri dönüste 3-4 günlügüne bir Istanbul ziyareti yapmayi planliyoruz, belki birkac blog dostuylada yüzyüze görüsme imkani bulacagim :)

Simdiye dek herhangi birinize bilerek ya da bilmeyerek bir kusurum olduysa affedin ve hakkinizi helal edin. Benim hakkim varsa her birinize helali hos olsun :)

Sizleri seviyorum, Allah'a emanet olun :)


Not: Bir önceki evlilik yildönümü yazisini okumak isteyenler: 10 yilin hikayesi


18

Banane, ben daha çok...



Yazasim geldi, tam bulasik makinasini bosaltirken seni düsündügümde karar verdim buna. Üst kismini bosaltmis alt kisma gecmistimki öylece biraktim geldim, yaziyorum. O is bitince yazsam olmazdi, suandi hissetigim duygular, ertelemek istemedim. Hayat ertelemeye gelmeyecek kadar kisa bunu bugün bir kez daha yasadim aldigim bir haberle...
Ilk dis cekimin 12.12.12 tarihinde olmustu, bazilari icin özel olan bir tarihti bu bizim icinde böyle bir hatira birakti, iki disin birden cekildi ve yari baygin (narkozlu) sekilde.. O halini görünce nasil zor dayandim bir ben bir Allah bir de "aman sende bayilma sakin" diyen gözlerle bana bakan baban bilir :) Uzandim yanina bayilmamak icin, seninle birlikte bende agladim. Sonra o anki yasadiklarini hatirlamadin bile, zaten cocuklarin disini bu sekilde almalarinin sebebide buydu, olumsuz hatiralar kalmasin diye...
Biz suanki doktorlarin normal yollarlada cok güzel bu isi yaptigini bildigimiz icin, hem de gecenki birkac saatlik o halini bir kez daha yasamamak icin bugün normal yöntemle disini aldirmaya gittik. Annen vidi vidi  nasil sana teselli olsam diye hic susmadi degil mi :P Babansa herzamanki sakinligi ve suskunluguyla en cok seyretti :) Kendimle gurur duyuyorum, hem öyle yerlere zor gittigim halde kizim icin cesur durmaya calisabildigim icin. Allah'im yardim ediyor desem daha dogru olur. Anne olmak iste zayif oldugun durumlarda dahi cocugun icin ayakta durabilmekmis.
Doktor disine ilac koyarken 15'e kadar saydim ve bitecek demistim, öylede oldu. Sonra disini alirkende simdi yine sayiyoruz 15'e kadar dedim ve basladim yine saymaya. Sayiyorum bir yandanda doktora bakarak sayilari söylemeyi yavaslatiyorum uzun sürecek gibiyse.. Bana güvenerek, benden destek alarak bunu kabul edip cesur durdugun icin kocaman bir aferin yavrum. Disin uyusurken biraz agladin, agzin sisiyor, birseyler oluyor zannettin ama inan bana bunu hayatinda ilk kez yasayan koskoca insanlar bile senin gibi aglarlar ama bazisi kendini tutuyor...Cocuk oldugunu her daim belli ediyorsun bize, mesela disin uyusmasini beklerken hasta koltugunu kayacak yaparak oynaman gibi :))
Bazende büyüdügünü vurguluyorsun..."Abla gibi etek-elbise" giyinmek istemelerin falan...
Hee birde agzinda duran kanli pamukla eve gelirken yolda gördügün pembe arabayi gösterip zar zor "iste ben büyüyünce bunu alicam" diyorsun. Seninle gelecegi konusmak, hayaller kurmak öyle güzelki. Hepsi bir an önce olsun diye sabirsizlaniyorum... Bazende acaba o kadar vaktimiz olacak mi diyorum...Rabbim'den diliyorumki, gelecegini, mutlu günlerini, hayirli bir insan olarak büyüdügünü görmeyi...
Artik o kadar büyüdünki seninle bazen tartisiyoruz bile ve sonra bir güzelde dayanamayip barisiyoruz, "anne-kiz hic küs kalmamali" diyoruz :)

Okuldaki derslerine hic deginmiyorum, cok iyi gidiyor sükürler olsunki, tam senden bekledigim gibi :) Bakalim cocuk doktoru olma hayalin degisecekmi ilerleyen yillar icinde, bence harika bir meslek :) Eminim bircok cocuk sana severek gelecektir, bir de o hayal ettigimiz gibi bekleme odasi ve cocuklara ikram etmek istedigin yiyecekler olursa yaninda en sevdikleri doktor ablalari olabilirsin :) Hayirlisini diliyorum.

Aslinda daha cok yazasim var ama bir baska ummadik zamana kalsinlar :) Simdi firinda pisen hazir yufka böregi yanmadan mutfaga kacmaliyim ve bulasik makinasinin alt kismini bosaltmaya devam etmeliyim. Babanin gelmesi yakindir, ona bir de cay demlersem eminim cok sevinir :) 

Seni ifade edemeyecegim kadar cok seviyorum kizim (simdi sen uyumuyor degilde yanimda olsan "ben seni daha coook" derdin bende devaminda "banane iste ben seni daha cooooook", inatlasirdik...


4

Instagram Post-1

Bu bol görselli bir yazi olacak, Instagram kullanmayanlar icin orada paylastiklarimdan buraya da eklemeyi düsündüm :)Simdilik bir 10 paylasimi ekliyorum...(Instagram'dan takip icin: http://instagram.com/su_ergin)


1- Camasir günü kizim ben görmeden aralara kendi bebeklerinden kiyafetleri de eklemis, mis gibi oldular minik minik ^^

2- Viyana metro haritali bu fincani cok seviyorum, kendisi uzun süredir dis fircalarina ev sahipligi yapiyor :P


3- Kizimla taaa Mevlid Kandili'nde yapmistik


4- Ailece brokoli+makarna+besamel sos+kasar peyniri seviyoruz :)


5- Cizi'nin yeni karelisi cikmis, bu bisküvi cocuklugumu hatirlatiyor...


6- Bu cikolatayi sirf dis görüntüsü icin aldim ve belki birine hediye ederim diye düsündüm ^^


7- Bizim evde bol bol yapilanlardan :)


8- Kizimin sihirli degnegi :P Okulda yaptiklari kostüm partilerinde yanina almisti... :)


9- Smiley fanatigi biri olarak bu yara bantlarini almadan olmazdi :) Hediye icin de kullanirim, yarayi sarip mutlu ederki bunlar ^^


10- Son olarak Ney'imden de bir görüntü olsun :)


Back to Top